31 Ağustos 2013 Cumartesi

Holy Grail

Jay-Z'nin 4 Temmuz'da çıkardığı Magna Carta Holy Grail albümünün en iddialı şarkısı Holy Grail'e klip çekildi! Klip 30 Ağustos'ta yayınlandı. Ve yayınlandıktan sadece birkaç saat içinde milyonlarca kişi tarafından izlendi. Klip tam olarak klip havasında değil açıkçası. Şarkının tam versiyonundan daha farklı bir şekilde yer alıyor. 

Klip Jay-Z'nin facebook sayfasından yayınlandı ve üstünde de bu not vardı : " Jay-z ve Justin Timberlake'in Holy Grail şarkısının resmi görsel videosu yayınlandı. Anthony Mandler tarafından yönetildi. Jay-Z'nin yeni albümü Magna Carta. Holy Grail iTunes'ta satışta. "

Benim fikrimse şarkının normal halinin kullanılması durumunda daha güzel olacağıydı.Ama ne yazık ki Jay-Z bir telefon açıp fikrimi bile sormadı:) Şaka bi yana  henüz yepyeni olan klibi izlemelere doyamadım! Umarım sizler de beğenirsiniz.




25 Ağustos 2013 Pazar

Kızım Amy

23 Temmuz 2011 günü aramızdan ayrılan Amy Winehouse'u şimdilerde babası Mitch Winehouse'un kaleme aldığı "Kızım Amy" kitabı ile anıyoruz. Kitap şarkıcının çocukluğunu,müziğe olan tutkusunu,kariyerini ve en önemlisi bağımlılıkla mücadelesini anlatıyor.Bu tarz kitapları hep sevmişimdir.Dünyanın tanıdığı bir kadını bir de bir yakını gözünden görmek,irdelemek ve birden silinip bu dünyadan gidişini bir de okumak istedim.


Gelmiş geçmiş,yüzyılın en iyi kadın vokali,kadın sesi Amy daha 27 yaşındayken aramızdan ayrıldı. Kendisini yaşarken de çok seviyordum,kitabı okumadan önce de. Ama şimdi daha bir seviyorum.

Kitabı aldığım gün bitirdim.336 sayfalık kitap,arasında Amy'nin hayatından karelerle de süsleniyor. Babasına yaptığı doğum günü kartları,bebeklik,çocukluk resimleri. Ancak söylemek istediğim birkaç şey var. 




Öncelikle bu kadını sonu ölümle bitecek bu yola iten,bana göre şeyin sorumlusu olan tek isim (ve kesinlikle kitabı okurken lanetler okuduğum) : Blake Fielder-Civil.Kalbinin üstünde bile Blake's yazan Amy,nasıl aşık oldu nasıl hırpalandı ben bunu okudum bu kitapta.Acaba Blake hak etmiş miydi böyle sevilmeyi bilinmez.Muhtelemelen hak etmemiştir..




Diğer bir paylaşmak istediğim nokta ise, bence babası Mitch Winehouse bu kitapla birlikte kendini aklamak istemiş,bir nebze de olsa kendi vicdanını rahatlatmak istemiştir.Çünkü genel temada Amy "tüm kararlarını kendi alan ve kimseyi dinlemeyen bir kadın" olarak resmedilmiş. Böylelikle de nasıl olur da o son sarhoş çıktığı Belgrad konserine çıkmasına engel olmazlar diyemiyorsun. Bağımlılığın işlendiği her sayfada hep aynı mesaj veriliyor çünkü ; " Kendi seçimiydi.." Sanki arkasından bir kez daha gündeme gelmek,belki kızı üstünden belki kendine biraz daha ün sağlamak amacıyla bir prim güderek bunları yapmış gibi düşündüm ben.Belki doğru belki yanlış ama kesinlikle "kendi seçimi" denip,bırakılmamalıydı.

Milyonlarca satan albüm için şöyle diyor babası: “Bu başarı karşısında kendimden geçmiştim ve çok gururluydum. Fakat içten içe, Amy’nin bir daha asla böyle bir albüm çıkarmasını istemiyordum. Şarkılar inanılmazdı fakat Amy onları yazarken cehennemi yaşamıştı. ‘Back to Black’i ‘Frank’i sevdiğim kadar sevmedim. Bunun tek bir sebebi var: ‘Rehab’ dışında bütün şarkılar Blake hakkında. Fark ettim ki 21’inci yüzyılın en çok satan albümü, Tanrı’nın yarattığı en aşağılık serseri ile ilgili.” Düşünebiliyor musunuz en çok satan albüm,tüm dünyanın dilindeki şarkılar belki de yeryüzündeki en serseri adam ile ilgiliydi.




Benim gözümle geçtiğimiz yıl yazılan "Amy,My Daughter" böyleydi. Umarım sizler de okur ve seversiniz. 
Hoşçakal Amy.
Seni çok özledik.